Yıldırım Gigi (Mimarlık Fakültesi)
M. Emin Karasu (İnşaat Mühendisliği)
Martın Shameti (Mimarlık Fakültesi)
Mehmet Mustafa Tural (Mimarlık Fakültesi)
Yıldız Teknik Üniversitesi
Jüri Görüşü
İyi bir şekilde çözülmüş olan rasyonel formun yeni bir anlayışla ele alınması, çelik strüktürün dışarıdan algılanacak şekilde ortaya konması, meydana bakan cephenin interaktif biçimde meydan yaşamına katılması, mimari ve strüktürün birbirine uyumu nedeni ile Üçüncülük Ödülü’ne değer bulunmuştur.
Mimari Rapor
Günümüzde çeliğin gelişen teknolojisi mimariyi doğrudan etkiliyor. Taşıyan ve taşınan dengelerini değiştiren bir detayın büyüsü bütün bir yapının kurgusunu etkileyip tasarımlarımıza yeni katkılar getiriyor. Yeni malzemeler; estetiğin biçimsel ve stillerle ve eski fikirlerle kurulu doluluk boşluk kavramları ve hesaplarını tersyüz etmeye yetiyor. Çelik bu yönüyle tasarımda baş rol oynamak için yapılmış. Sanatçı - sanat eseri - toplum kavramları bir arada oluşuyla sanata değer katar. Sanatı bu anlamda değerlendirdiğimizde sanat eseri ile toplumun nasıl bir mekânda buluşması gerektiğinin üzerine gittik. Tasalanacak yapı hiçbir zaman plastik sanat eserlerinin önüne geçmemeliydi. Bu nedenle kütle seçimimiz amorf-organik formlardan çok masif olmayı yeğliyor. Eserleri içinde rahatlıkla sergileyecek kadar rahat ve bir o kadar da kendi içine kapanık bir yapı. Farklı düzenlemelere açık, değişebilir bir kent mekânı. İşte bu noktada yapı kendiliğinden beliriveriyor akıllarımızda.
Yapı, Beşiktaş’ın yoğun yaya ve araç sirkülasyonunun olduğu bir yerde konumlanıyor. Müzelerin kapalılık konseptinin aksine şeffaşığı ele almamız yapının ana noktasını tanımlıyor. Hemen aklımıza vitrinler geliyor. Vitrin sanat eserlerinin çekiciliğini yansıtmamızı, aktarmamızı sağlıyor bizlere. Doluluklarıylaboşlukları yla heyecan katıyor, merak uyandırıyor. Bir de yapıyı saklarcasına önünde beliren strüktür içindekileri, sanat eserlerini daha da değerli kılıyor. Farklı sanatçıların farklı enstalasyonlarına açık bir yüzey sunuyor. Strüktür yapı önünde yarı transparan afişler ve onun arkasında yarı transparan görünen sanat eserleri oradan geçenlere unutmayacakları bir deneyim sunuyor. Yaya ve araç akslarını referans alan, yapının masişiğinin aksine eksenel yaya yollarının keşismeleriyle ve üzerlerindeki devamlı plastik sanat eserleriyle oluşturulan peyzaj, yapıyı daha da vurgular nitelikte.
Mühendislik Raporu
Taşıyıcı sistem tasarımına başlamadan önce zemin, iklim ve yüklerle ilgili parametreler belirlendi. Yapısal taşıyıcı sistemin tasarımında ana ilke olarak simetriklik ve süreklilik benimsendi.
Böylece sürekli ve simetrik çerçevelerle yatay ve düşey yüklerin sağlıklı bir biçimde taşınması sağlandı. 3 katlı olarak tasarlanan yapının taşıyıcı sistemi dilatasyon oluşturmadan tek parça olarak tasarlandı. Yapının simetrik olarak tasarlanması sonucu burulma etkilerinin çok düşük olması taşıyıcı sistemin tek parça olarak tasarlanmasında etkili oldu. Deprem ve rüzgâr yükleri altında çelik çervelerin narinlikleri dolayısı ile yapacakları büyük yer değiştirmeleri önlemek için, taşıyıcı sistemin çerçevelerinde simetriklik ilkesini bozmamaya özen göstererek çelik çaprazlar yerleştirildi. Böylece yönetmeliklerin öngördüğü yer değiştirme sınırları içinde kalındı. Çaprazların kullanımı ile aynı zamanda kolonların karşıladığı yatay yükler azaltılarak kolon kesitlerinin kesme kuvvetleri altında fazla zorlanması engellendi. Çerçeve elemanlarının kesitleri belirlenirken ise kolon ve kirişlerin birbirleri ile uyumlu olmalarına ve çerçevelerin eşit rijitliklere sahip olmasına dikkat edildi.