06 Şubat 2023 Pazartesi günü, sabah saat 04:17’de Kahramanmaraş'ın Pazarcık ilçesinde büyüklüğü 7.7 olan ve saat 13:24’de Kahramanmaraş'ın Ekinözü ilçesinde 7.6 büyüklüğünde iki deprem meydana geldi. Depremler Güneydoğu Anadolu, Doğu Anadolu, İç Anadolu ve Akdeniz bölgelerini kapsayan geniş bir alanda hissedildi ve bu bölgede yaşayan insanları derinden etkiledi.
Yaşanan bu depremlerden sonra 19 Haziran 2023 tarihi itibarıyla depremde hayatını kaybedenlerin sayısının 50.783 olduğu açıklandı. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, depremden etkilenen 11 ilde 1 milyon 430 bin 363 binanın hasar tespitini yaptı. 507 bin bağımsız bölümden oluşan 227 bin 27 binanın yıkık, acil yıkılacak ve ağır hasarlı olduğunun tespit edildiğini bildirdi. Bu cümleleri okurken sayılar sadece niceliksel olarak düşünülmemeli. 50.783 kişinin yarınlar için birçok hayali vardı. O gece, bir sonraki günlerini, haftalarını hatta belki de gelecek yıllarını planlayarak uykuya daldılar ancak bir daha gözlerini açamadılar.
Bir inşaat mühendisi olarak yaşanan bu olayları kabullenemiyorum. Biliyorum ki bu kadar insanın hayatını kaybetmesinin nedeni deprem değil mühendislik ve bilim görmemiş binalardır. İnşaat mühendisliği eğitimi bütünsel bir yaklaşımı benimser. Üniversitenin ilk iki döneminde matematik, fizik ve kimya derslerinde bilgilerimizi derinleştiririz. Bu sayede sonraki dönemlerde göreceğimiz derslerde fizik kurallarına dayanan matematik esaslı tasarımları kavrarız. Buna ek olarak inşaat mühendisliğinin uzmanlık alanlarının (yapı mühendisliği, geoteknik mühendisliği, hidrolik ve su kaynakları, kıyı ve deniz mühendisliği, ulaştırma mühendisliği, yapı malzemeleri yapım yönetimi) temellerini oluşturan lisans dersleriyle medeniyeti sağlayacak ve sürdürülebilir kılacak bilgi birikimle eğitim hayatımıza devam ederiz. Bu bağlamda düşündüğümüzde iyi bir eğitim almış inşaat mühendisi geleceği çok yönlü olarak tasarlayabilir ve mühendislik etiğine uygun şekilde hareket ettiğinde doğal afetlerin hepsine meydan okuyabilecek yapılar inşa eder.
Bundan yaklaşık üç yıl kadar önce Yıldız Teknik Üniversitesinin değerli akademisyenlerinden Sayın Prof. Dr. Bilge Doran’ın Yapı Statiği 1 dersinde söyledikleri aklımdan bir an olsun çıkmıyor.
“Arkadaşlar yarın yapacağınız meslek oldukça değerli ve önemlidir. Bu ders
bağlamında görecekleriniz sizlerin ve Türkiye’nin yarınlarını oluşturacak.
Unutmayın ki sizlerin tasarım yaparken yapmış olduğu ufak bir hata bile
sadece bir kişinin değil binlerce kişinin hayatına mal olabilir.”
Bu sözleri ilk duyduğum andan beri üzerimde büyük bir sorumluluk hissediyorum.
Lisans eğitimimin son yılında tekrar Prof. Dr. Bilge Doran Hocamızdan Betonarme Yapıların Tasarımı dersini alma fırsatım oldu. Ders kapsamında deprem yüklerini dikkate alarak tasarımlarımızı tamamladık. Biz, Yıldız Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümünden, depremin ve sorumluluklarımızın farkında olarak mezun oluyoruz. Tüm meslektaşlarımın ve şu anda öğrenci olan arkadaşlarımın bu sorumluluk bilincinde olarak kendilerini geliştirmeleri gerektiğini düşünüyorum. Türkiye’nin bizlere çok ihtiyacı var. Önce kendimizden başlayarak tüm Türkiye’nin yarınlarını inşa edeceğiz.
Mühendislik yeminini bir an olsun aklımızdan çıkarmamak dileğiyle…
“Bana verilen mühendislik unvanına daima layık olmaya, onun bana sağladığı
yetki ve yüklediği sorumluluğu bilerek, hangi şartlar altında olursa olsun onları
ancak iyiye kullanmaya, yurduma ve insanlığa yararlı olmaya, kendimi
ve mesleğimi maddi ve manevi alanlarda yükseltmeye çalışacağıma namusum
üzerine yemin ederim.”